Kişisel Gelişim Ayetleri

• İsra 37: Kibirli olma, alçakgönüllü davran.
• Müddesir1-5: Kendini fazla abartma.
• Tekvir 25-27: Her şeyin üstesinden gelemeyeceğini asla unutma.
• Bakara156: Çaresizlik tuzağına düşme. Her zaman bir umut ışığı olduğunu aklından çıkarma.
• Beled 5-6: Her şeye hâkim olmak için uğraşıp hayatı yaşanmaz hale çevirme.
• Hucurat 10: Büyüklük kompleksine kapılıp, insanları ezerek arkadaşlarını kendinden uzaklaştırma.
• Muhammed 7: İyiliği karşılık beklemeden yap.
• Rum 21: Tek başına mutlu olunamayacağını bil. Çevrenin mutluluğu için gayret göster.
• Vakıa 83-87: Ölümden korkmak yerine, ölüm gerçeğiyle yüzleş.
• Bakara 263: Yaptığın iyilikleri unut. Anlatarak onları kıymetsizleştirme.
• Furkan 63: Sana yapılan kötülüğün karşılığını vermek yerine öfkenin dinmesini bekle.
• İnşirah 1-3: Seni huzursuz edecek işlerden uzak dur. İhtirasını törpüle.
• Maun 4-5: Eleştirinin keskin bir bıçak olduğunu unutma.Söyleyeceklerini iyi tart.
• Mücadele 7: Hiçbir sırrın sonsuza kadar gizli kalamayacağını unutma.
• Rahman 7-9: Çıkarcı olma. Adil davran.
• Tekasür 1-2: Kibrine yenilip hep daha fazlasını isteyerek hayatını zehir etme.
• Tevbe 40: En zor zamanda bile kesinlikle ümitsizliğe kapılma.
• Fatır 19-22: Senden iyi durumda olanlara bakıp üzüleceğine, senden zor durumda olanları görüp rahatla.
• Fecr 27-28: En sevdiğin şeyleri, başkalarıyla paylaşmanın keyfine var.
• Hakka 33-35: Hayatının vazgeçilmezleri olsun. Onları küçük çıkarlar için asla feda etme.
• Haşr 10: Muhatabına güvenmek istiyorsan, önce sen güvenilir ol.
• Kalem 1-2: Yazdıklarının ve yaptıklarının peşini bırakmayacağını unutma. Gücünü insanların yararına kullan.
• Münafıkun 4: Bencil olma, tebrik etmeyi bil.
• Saff 2: Yalandan uzak dur.
• Yusuf 32-33: Modern hayatın çarpıklaştırdığı kadın-erkek ilişkilerinin, hayatını esir almasına izin verme.
• Ankebut 41: İyi bir dostun, paha biçilmez olduğunu aklından çıkarma.
• Al-i İmran 92: İyilik yapma arzunu, şarta bağlama. Vermek almaktan daha büyük bir ihtiyaçtır, asla unutma.
• En'am 50: Önyargılarla hayatı kendine zehir etme.
• En'am 60: Bildiklerinle açıklayamadığın şeyler, hayatının kâbusu olmasın.
• Felak 1-5: Korkuların tutsağı olarak yaşamaktan vazgeç.
• Hacc 46: Kendini, hep daha iyiye ulaşmak zorunda olduğuna koşullama.
• İbrahim 42: Merhametli olmaktan asla vazgeçme.
• İsra 23: Anne ve babana 'off' bile deme.
• Nisa 149: Kendini sürekli övmekten uzak dur.
• Yunus 12: Vazgeçilmez olmadığını kabul et.
• Enfal 56: Sözünüzde durmamanın utanç verici olduğunu aklından çıkarma.
• Furkan 43: Heveslerini kendine ilah edinme.
• Necm 3: İnanma duygunu diri tut.
• Nisa 58: Karar verirken, vicdanının sesini duymazlıktan gelme.

Uzaklıklar Küçük Sevgileri Yok Eder, Büyükleri Büyütür.. Tıpkı Rüzgarın Mumu Söndürüp Ateşi Yükselttiği Gibi..

Çiçeklerle hoş geçin, balı inciltme gönül.
Bir küçük meyve için dalı incitme gönül.
Mevla verince azma, geri alınca kızma,
Tüten ocağı bozma, külü incitme gönül.
Dokunur gayretine, karışma hikmetine,
Sahibi hürmetine, kulu incitme gönül.
Sevmekten geri kalma, yapan ol yıkan olma,
Sevene diken olma, Gülü incitme gönül...
Hz. Mevlana

TUZ VE SU

Hintli bir yaşlı usta, çırağının sürekli her şeyden şikayet etmesinden bıkmıştı.... Bir gün çırağını tuz almaya gönderdi. Yaşamındaki her şeyden mutsuz olan çırak döndüğünde, yaşlı usta ona, bir avuç tuzu, bir bardak suya atıp içmesini söyledi.

Çırak, yaşlı adamın söylediğini yaptı ama içer içmez ağzındakileri tükürmeye başladı.

- ‘Tadı nasıl?’ diye soran yaşlı adama öfkeyle:

- ‘Acı’ diye cevap verdi. Usta kıkırdayarak çırağını kolundan tuttu ve dışarı çıkardı. Sessizce az ilerdeki gölün kıyısına götürdü ve çırağına bu kez de bir avuç tuzu göle atıp, gölden su içmesini söyledi. Söyleneni yapan çırak, ağzının kenarlarından akan suyu koluyla silerken aynı soruyu sordu:

- ‘Tadı nasıl?’ ‘Ferahlatıcı’ diye cevap verdi genç çırak.

- ‘Tuzun tadını aldın mı?’ diye sordu yaşlı adam, ‘Hayır’ diye cevapladı çırağı. Bunun üzerine yaşlı adam, suyun yanına diz çökmüş olan çırağının yanına oturdu ve şöyle dedi:

- ‘Yaşamdaki ıstıraplar tuz gibidir, ne azdır, ne de çok. Istırabın miktarı hep aynıdır. Ancak bu ıstırabın acılığı, neyin içine konulduğuna bağlıdır. Istırabın olduğunda yapman gereken tek şey ıstırap veren şeyle ilgili hislerini genişletmektir. Onun için sen de artık bardak olmayı bırak, göl olmaya çalış.

Gerek yok her söze laf ile beyana..
Bir bakış bin söz eder, bakıştan anlayana
(MEVLANA)


Benim ayağımın altı da müsait, başımın üstüde
Nerede duracağını sen belirle
NFK